Seninle yaşadığım atmosferin içinde bin bir çeşit renk var
En çok da güneşin yansıyan ışıklarının rengini anımsatıyor
Bir an yaşadığım olmuştu, hiçbir şey hissetmediğim bir an.
Seni tanımadan biraz önce ki bir zamandan...
Hissizlik ne kahrediciymiş şimdi anlıyorum.
Hissettiğim tatlar acımtırak olsa da yeniden tat alabiliyorum.
Şanslı hissediyorum bu düşün içinde.
Hissettikçe kendime katıyor, katılıyorum.
Harekete geçiren bir tutku var; hayata karşı duruşumu sağlamlaştıran.
Seninle izole olduğum kapsülün içinde güvendeydim
Huzurlu ve de dünyadan arınmış bir sadelikte.
Antidepresanların götürülerini geri getiriyordun...
Düşsel bir mucize gibi, astral yolculuklarımdan içime katılarak...
Bu yolculuk hiç bitmese dediğim anlardan çıkamadığım anlardan biri
Ancak dünyaya dönmeli öyle değil mi?
Yeni getirilerimle kazandığım vizyonun, ilham kaynaklarından faydalanmak üzere;
Dönmeli, yaşamın nefesini bir kez daha kabullenmeye
Ta ki bir sonraki cesarette nefeslenene dek.