31 Ekim 2020 Cumartesi

Umutların Sorgusu

Daha ne kadar sürecek güneşin yokluğu, ayın gizlenişi?

Bir bardağın anısının resmine dalıp, tüm dünyanın sona erişi? 

Işığa erişimin engellendiği kaç fırtına daha olacak yaşamlarımızda?

Bir daha hissedebilecek miyiz sıcak bedenlerimizi ayazın kör noktasında?

Sorular bizi hangi köhnelikte çürütecek yada unicornların olduğu hangi cennet kapılarını açtıracak?

Açılarımızı çiçeklendirirsek, güzelliklerde renklenebilir miyiz yeniden?

Ne kadar karanlığa alıştırırsak gözlerimizi bir daha göremez miyiz yıldızları?


28 Ekim 2020 Çarşamba

Konu Biraz Karanlık

Tanrım biraz korkaklık, biraz hüzün
Güneşim kararmış
Çiçeklerim solmuş, dilimse sadeleşmiş
Aynı sözcüklerin tutsağı olmuşum
Nefesime bıçaklar saplanıyor.
Aydınlığı yaşarken birden beliriveriyor
Tekrar aynı hislere bürünüyorum.
Gökyüzündeki yıldızlar düşüyor
Dileklerse kabul olmuyor;
Tutulmaya dahi çekiniyorlar.
Umut tüm sessizliklere rağmen orada
Kalbe serpiştiriyor çiçeklerini 
Bazense siyahlaşıyor.
Sabit bir ruh haline bürünemiyorum.
Tüm renkleri yaşıyormuşum gibi; 
Seyri insanlığın sahip olamadığı bir hızda
Değişim damarlarımda
Dokunsam dokunurum
Saydamlığı canlı kılarım.
Koklasam duyumsarım
Peki ya tüm canlılığıyla orada mı 
Hissettikçe yeniden varoluş?

KESİK

Yalnızca sözsüz müziklere sığındığım evreyi bıraktım. Bugün rastgele gelen şarkıları selamlıyorum.  Hayatıma uyarlıyor, mesajlar çıkarıyorum...